Genel Başkanımız Toplantıda Açıklamalarda Bulundu
Toplantıya Genel Başkanımız Rafi Ay ve Uluslararası ilişkiler Sekreterimiz Pınar Özcan katıldı.
Toplantı’da ilk olarak IndustriALL Küresel Sendika Genel Sekreteri Valter Sanches bir konuşma gerçekleştirdi. Dünya genelinde işçi haklarına yönelik saldırıların günden güne daha da arttığını ifade eden Sanches, iklim değişiklikleri , yaşanan ticaret savaşları ve üye kayıplarına ilişkin mücadelenin önemine dikkati çekti. 12-16 Ekim 2020’de Güney Afrika’nın Cape Town şehrinde gerçekleşecek ındustriall Küresel Sendika kongresine ilişkin bilgiler verdi. Sanches kongrede küresel sermaye ile mücadele, Endüstriyel politikanın yaygınlaştırılmasının önemli önceliklerden olduğunu ifade etti.
Sanches’in ardından IndustriAll Avrupa Sendikası’nın Genel Sekreteri Luc Triangle Türkiye’nin Avrupa içersinde Industriall Avrupa’ya üye ülkeler içersinde en büyük 6 ülke olduğunu ve Türkiye’yi önemsediklerini belirtti. İşçi haklarının ve örgütlenme hakkının saldırı altında olduğunu belirten Triangle, Avrupa içinde artan eşitsizliklere, göç sorunlarına dikkati çekti. Sıfır karbon toplumunun Avrupa’da görüşülen konuların başında geldiğini belirten Triangle, dijitalleşmenin hali hazırda yaşanmaya başlandığını, bu konunun kongrede de ele alınacağını belirtti. Çok uluslu şirketler ve Avrupa iş konseylerine yönelikte bilgiler veren Genel sekreter Mayıs 2020’de Yunanistan’ın Selanik şehrinde gerçekleşecek kongredeki Eylem Planı, Anatüzük, Gündem, Teknik Düzenlemelerine ilişkin bilgiler verdi
Genel Başkanımız Rafi Ay’ın Industriall Avrupa başkan yardımcılığını Güney bölgesini temsilen yürüttüğünü belirten Triangle, kongre sürecinde istişarelerin Ay ile birlikte sürdürüleceğinin de altını çizdi.
Genel Sekreterlerin sunumunun ardından Türk Üye Sendikalar Türkiye’deki Sendikal Durum, Örgütlenme Çalışmaları ve Devam Eden Toplu İş Sözleşmesi Süreçlerine ilişkin bilgiler verdi.
Toplantıda söz alan Genel Başkanımız Rafi AY, şu açıklamalarda bulundu:
DURUM TESPİTİ
Dünya’da sendikal büyüme yani dikey büyüme. Yani birleşerek büyüme devam ediyor. Aslında ayrışmayı konuşurken şunu da söylüyoruz; aman en büyük sendika yetkiyi kaybetmesin vs. ama bu doğru bir bakış açısı değil.
Çoğunlukçu bir demokrasi anlayışına sahipiz. Yüzde 50+1 aldı mı her şeyi yaparım anlayışına sahipiz. Biz çoğulcu demokrasi savunmamız gerekir sendikalar olarak. O zaman bunu sendikal harekette de kendi içimizde de işlerliğimizde de hayata geçirmemiz lazım.
İŞÇİLERİN SORUNLARI ORTAK
TÜRK-İŞ bu dönem gerçekten ilk defa hükümetin de içinde olmadığı bir süreci yönetti. Sendikalar TÜRK-İŞ’in çağrısı ve kendi iradeleriyle bir araya geldi. Çünkü çalışan işçilerin sorunları bir ve ortak. Mikro anlamda ülkeye baktığımız zaman vergi dilimleri, asgari ücret, örgütlenme üzerine yapılan baskılardan, işverenlerin karşı koymalarına kadar sorunlarımız aynı. O yüzden bir arada hareket etmenin gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum. Ayrışmacı değil, yetki onda bunda değil, tüm işçileri temsil eden bir mekanizma olsun.
Özel sektörde tam tersi bir durum söz konusu. İktidarı da destekleseler,muhalefetide destekleseler,sermaye tarafı olduğu için özel sektördeki sendikalara karsılar. Karşılarında kim olursa olsun önemli değil. Ama Türkiye’de daha çok kamu kesiminde 31 Mart’ta gördük, belediyelerde yaşandı. Daha öncesi de vardı. 80 ihtilalinde de bunu bu ülke yaşadı. Daha sonraki süreçlerde de yaşandı. O dönemde belediyede ya da siyasi iktidarda kim varsa o kendine yakın hissettiği, siyasi görüş olarak kendini hangi, sendikaya yakın gördüyse o sendikayı büyüttü, besledi veya belli bir noktalara getirdi. Ama maalesef ki, Türkiye’nin gerçeği bu.
TEKSTİL SEKTÖRÜ
Tekstil sektörüne gelecek olursak, üretim segmenti Dünya’da değişti. Artık koca koca fabrikalar belli markalar filan üretim yapmıyor. Global sermayeler içindeki büyük markalara aüretim yapıyoruz. Bizim marka oluşturmamız artık çok zor. Zaten bu üretim yapısı içerisinde global bir marka oluşturmayı beklemek de yanlış. Ama bizim burada IndustriaALL Küresel ve IndustriAll Avrupa Sendikalarımızdan beklentimiz şu olacaktır: Bu küresel üreticilere en azından buradaki emekçileri ezdirmemek adına adımları daha da hızlandırmalı ve sertleştirmeliler...
Tekstil sektöründe dört yetkili sendikanın örgütlenmelerinin birçoğu küresel çerçeve sözleşmesi kapsamında oldu. Çünkü onun dışında bu yabancı markalara üretim yapmayan işyerlerinde örgütlenmek çok zor. Kapatıyor, atıyor hiçbir tutar dalı yok. Çünkü işverenler Sadece tek korktukları bu yabancı sermaye, çünkü can damarları onlar.
Bunlardan korktukları için de küresel çerçeve sözleşmesi içinde örgütlenmemiz devam etti. Fakat küresel çerçeve sözleşmesi biraz cılız bunun daha da büyümesi ve gelişmesini istiyoruz. Yine ACT projesi var. Bu projeyi hepimiz destekledik ama sanki buda biraz cılız kaldı.
ENDÜSTRİ 4.0 – TOPLUM 5.0
Dünya’nın gündeminde endüstri 4.0 var. Endüstri 4.0’a nesnelerin interneti, karanlık fabrika adına ne dersek diyelim, aslında ıskaladığımız bir şey var endüstri 5.0. Yani toplum 5.0. Robot, insan el ele. Bence üzerinde durulması gereken konu budur. Çünkü üretim ve toplum var olduğu sürece insanlar da var olacaktır. Endüstri 4.0, elbette bu işin kaçınılmazı diye düşünüyorum. Ama bence küresel anlamda toplum 5.0 üzerinde durmak ve bu konuya yoğunlaşmak mantıklı olacaktır diye düşünüyorum.
TRİANGLE VE ÖZKAN’I DESTEKLİYORUZ
IndusdriALL Küresel Sendika Genel Sekreter Yardımcısı Kemal Özkan Bey’in adaylık mektubunu biz HAK-İŞ Konfederasyonuna bağlı iki sendika olarak gönderdik. Kendisini destekliyoruz. IndustriAll Avrupa Sendikası’nın Genel Sekreteri Luc Triangle da destekliyoruz. Onu da belirtmek istiyorum. Genel Kurul’dan sonra da daha sert adımlar atılır diye düşünüyorum.