Sendikamız tarafından yürütülen, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu tarafından finanse edilen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eğitim ve Araştırma Merkezinin destekleyicisi olduğu “Çalışma Ortamında İş ve Aile Yaşamının Uyumlaştırılması” Projesi kapsamında gerçekleştirdiğimiz eğitimlerimiz devam ediyor.
'İş ve Aile Yaşamının Uyumlaştırılması ve Cinsiyet Eşitliği Eğitimi' ikinci etabındaki üçüncü grubun eğitimi 17 Ekim 2019 tarihinde Antalya Sherwood Dream Resort Otel’de başladı.
Eğitimin programının açılışına HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Genel Başkanımız Rafi Ay, Genel Başkan Yardımcılarımız Muzaffer Birdoğan, Engin Doğan, İbrahim Yıldız, Turgay Ulutürk, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu Proje Koordinatörü Cecilia Bisgen Jansson, Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz ve Proje Koordinatörümüz Fulya Pınar Özcan, HAK-İŞ Konfederasyonu Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, Çorlu Şube Sekreterimiz ve Kadın Komitesi Başkan Yardımcımız Canan İşbilen, Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkan Yardımcısı Fatma Safiye Ergin, Hizmet-İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Muhammed Talha Kandil, HAK-İŞ'e bağlı sendikaların kadın komitesi başkan ve temsilcileri ile eşleri, proje ekibi, eğitmenler katıldı.
Toplantının açılışında HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Genel Başkanımız Rafi AY, HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz ve Proje Koordinatörümüz Fulya Pınar Özcan, İsveç İstanbul Başkonsolosluğu Proje Koordinatörü Cecilia Bisgen Jansson birer konuşma yaptılar.
HAK-İŞ Konfederasyonumuz Genel Başkanı Mahmut Arslan, konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:
“Kadınla ilgili dünyanın her yerinde ortak bir durum var. Felsefi tartışmaları, hakları ve hukuki tartışmaları var. HAK-İŞ olarak hayatını kazanmak için bin bir zorluğa göğüs gererek çalışan emekçi kadınlara yönelik çalışma başlattık. Kadınlarla ilgili tartışmalar bizim gündemimizde değil. Sendika olarak üyelerimiz bizden sorunların çözümünü istiyor. Şiddet gören, mobbing gören, cinsel saldırıya uğramış, ayrımcılık görmüş, aşağılanmış, dışlanmış bizim üyemiz olan veya olmayan bütün kadınlara çare olmak istiyoruz.
Zihin dünyamızdaki kadının yerini değiştirmemiz gerekiyor. Bu ne bizim kültürümüzle ilgili, ne medeniyet değerlerimizle uyumlu, ne tarihsel sorumluluklarımızla uyumlu, ne de çağdaş demokrasilerdeki uyumlu bir durumdur. Türkiye zihniyet sorununu yasal mevzuatları değiştirerek çözemez. Çocuk yaşta başlayan bir eğitimle şiddetin önüne geçmek için sorumluluk almamız gerekir.
HAK-İŞ Kadın Komitelerimiz, kadınlarımızın sendikal harekette daha etkin rol almalarını sağlamak içindir. Kadınların işyerlerinde karşılaştıkları zorlukları ortadan kaldırmak ve sendikalarda daha görünür olmalarını sağlamak için ciddi bir çalışma yapıyoruz.
Bizim kadına şiddet uygulayan erkeklere yönelik eğitimler yapmamız gerekiyor. HAK-İŞ olarak kadına şiddet konusuna dikkat çekmek için erkekler üzerinden bir mesaj vereceğiz. Bütün kurumlar bunu ciddiye alırsa mesafe alabiliriz. Kadına şiddetin öznesi erkeklerdir. Bunları kadınla konuşmanın bilinç oluşturmak, mücadele yöntemini öğretmenin ötesinde kadına şiddeti önleyecek erkekler üzerinde projeler yapıyoruz. Sorun kadınlardan kaynaklı değil, kadına bakış açısından kaynaklanıyor. Kadına yönelik şiddeti önlemek için pek çok düzenlemeler yapıyoruz. Yargı kararları çok ağır ama bunlara rağmen cinayetleri önleyemiyoruz”
Genel Başkanımız Rafi AY konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:
Gerçekleştirdiği her projeyle bir ilke imza atan sendikamız "Çalışma Ortamında İş ve Aile Yaşamının Uyumlaştırılması” projesiyle de bir ilke imza atmıştır. Bildiğiniz üzere sendikamız Öz İplik İş; Dokuma, Hazır Giyim ve Deri İşkolunda faaliyet göstermektedir. Sendikamızın toplam üye sayısının % 30’undan fazlasını da kadın çalışanlar oluşturmaktadır.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin yaygınlaştırılması hususunda sorumluluk ve inisiyatif alıyoruz. Farkındalık oluşturabilecek örnek projeler hayata geçiriyoruz. Çalışma Ortamında iş ve aile yaşamının uyumlaştırılması projemiz de bunlardan biri. Son yıllarda sendikamızın üye sayısı ve bu bağlamda kadın üye sayımız da artma eğilimindedir. Bu artışta kuşkusuz Konfederasyonumuz Genel Başkanı Sayın Mahmut Arslan’ın katkısı büyük. Konfederasyonumuzun kadın çalışmalarına verdiği önem ve açtığı yol doğrultusunda biz de güç alarak ilerliyoruz.
Biz Öz İplik İş Sendikası olarak, kadın üyelerimizi ve kadın çalışanları sendikal liderlik yapabilecek alanlarda kendilerini geliştirmeye ve mücadele etmeye davet ediyoruz. Destek veriyoruz. Daha çok kadın emekçi ile buluşmamız ve onları sendikal mücadeleye dahil etmemiz gerekiyor. Sendikalı olmaya davet etmek, kayıt dışılıkla mücadele etmek demektir. İş kazalarına karşı mücadele etmek demektir. Çalışanları toplu sözleşmeye dahil etmek demektir.
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz 9 gündür Suriye’nin kuzeyinde Barış Pınarı Harekâtı’nda hain terör örgütlerine karşı mücadele etmektedir. Güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmeye çalışırken şehit düşen askerlerimiz ve sivillerimiz var. Onlara Allah’tan rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyoruz. Kalbimiz, dualarımız operasyonda bulunan askerlerimizle…"
Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz ve Proje Koordinatörümüz Fulya Pınar Özcan konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:
“Projemiz İsveç İstanbul Başkonsolosluğunun finansmanıyla 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde bize hediye olarak geldi. Yaklaşık 7 aydır projemizi sürdürüyoruz. Proje kapsamında altı gruba eğitim verdik ve bu bizim yedinci grup eğitimimiz. Türkiye şartlarında maalesef çalışan kadınlar cinsiyet ayrımcılığına uğruyor. Özellikle iş ve aile yaşam dengesinin sağlanması için toplumsal cinsiyet eşitliği olmazsa olmaz. Biz bu cinsiyet ayrımcılığının farkına vararak aslında bu proje serüvenlerimize ‘Sendikalarda Kadın Liderler Yetiştirilmesi’ projesiyle başladık.
Projemizle birlikte iş ve aile yaşamının uyumlaştırılması eğitimlerinin verilmesi, çalışma ortamında iş ve aile yaşamının uyumlaştırılmasına yönelik bilgilerin daha geniş bir kitleyle paylaşılarak farkındalığın artırılması, kadın işçilerin iş ve aile yaşamını uyumlaştırma konusunda eğitim yoluyla yeteneklerinin geliştirilmesi ve koçluk yoluyla sendikal düzeyde üst düzey pozisyonlara yükselebilmeleri için becerilerinin artırılması hedeflenmiştir. Biz Öz İplik İş Sendikası ve HAK-İŞ olarak tüm sendikalarımızı projeler konusunda desteklemeye hazırız.
HAK-İŞ Konfederasyonu Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:
"Hak-İş kadın üye oranımız yüzde 24 olup 700 bine yakın üyemizin 170 bini kadındır. Başta kadın üyelerimiz olmak üzere, 700 bin üyemiz, aileleri ve çalışanlar için yapmamız gereken görevlerimiz ve sorumluluklarımız var. Yolumuz meşakkatli ve uzun. Bu amaçla kurulan kadın komitemiz bugün hem HAK-İŞ Genel Merkezi özelinde hem de sendikalarımızda güçlü yapısıyla çalışmalarını sürdürmektedir.
HAK-İŞ kadın strateji belgemiz, projelerimiz, ulusal ve uluslar arası arenadaki kadın odaklı faaliyetlerimizle, çalışmalarımızı artan bir etkinlikle sürdürmekteyiz. HAK-İŞ olarak “Fıtratta Farklılık Haklarda Eşitlik” diyoruz. Herkes varlık yapısına uygun iş görür ve çalışma hayatının da kadının fıtratına uygun düzenlenmesi zorunludur.
Eşit haklar, eşit işe eşit ücret hakkı, ayrımcılığın uygulanmaması, kadınların çalışma koşullarının adaletli bir şekilde düzenlenmesi, işyerinde terfi için fırsat eşitliği tanınması, anneliğin korunması, annelerin sosyal haklardan yararlanmamaları önceliğimizdir"
Memur-Sen Kadın Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:
“Bizler cinsiyetçi ve ötekileştirici toplumsal kamplaştırmayı artıran söylemlerin ötesinde, kadın hakları değil, insan hakları merkezli yaşanabilir bir dünya için kadının toplum içindeki konumunu güçlendirebilecek bir anlayışı geliştirme taraftarıyız. Cinsiyet odaklı bakışın mücadelemizde yeri yok. Cinsiyetçi yaklaşım, yaşanan her zorluğu kadın mağduriyeti üzerinden yorumluyor. Ne kadınlık mutlak bir haklılık ne de erkeklik bir ezme statüsüdür.
Bizler, değer merkezli sendikacılık yapmanın bir gereği olarak; aileyi korumanın kadının iş yaşamı ile ev yaşamı arasındaki uyumu korumaktan, kadının çalışma koşullarını, aile gerçeğini dikkate alarak düzenlemekten geçtiğini biliyoruz.
İş aile uyumunun tesisinde merkeze sadece iş verimliliğini esas alan yaklaşımı eksik görüyoruz. Aile yaşamını örseleyen, çalışma koşullarının düzenlendiği, karar mekanizmalarında cinsiyetin değil liyakatin belirleyici olduğu, çalışma yaşamının insan onuruna yakışır koşullarda dizayn edildiği, eşit işe eşit ücretin ödendiği, mobbingin, tükenmişlik sendromlarının, fiziksel ve psikolojik yorgunlukların yaşanmadığı, çalışma saatlerinin aile hayatını dikkate alarak düzenlendiği bir iş hayatı mümkündür diyoruz.
İstanbul Başkonsolosluğu Proje Koordinatörü Cecilia Bisgen Jansson ise bir selamlama konuşması yaparak “Beni davet ettiğiniz için teşekkür ediyorum. İki senedir işbirliği içerisindeyiz. Burada çalışmalarınıza katıldığım için çok mutluyum” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz ve Proje Koordinatörümüz Fulya Pınar Özcan, Konfederasyonumuz HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN’a bir rozet takdim etti. Ardından açılış konuşması yapan katılımcılara bir plaket takdimi gerçekleşti.
Programda katılımcılar, Barış Pınarı Harekâtına destek vererek harekata katılan askerlere selam gönderdi.
İki gün sürecek proje toplantısında katılımcılara ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’, ‘Farkındalık’,‘Stres Yönetimi’, ‘Mutlu Aile, Mutlu Çocuk- İş ve Aile Yaşamı Dengesi’, ‘İş Kanunda Kadın Hakları’, ‘Empati Temelli İletişim Becerileri’, ‘Aile İçi Etkin İletişim’ konularında eğitimler verilecek.